AYET-İ KERİME

http://emelleri.blogspot.com.tr/2013/06/fakirlige-sebep-olan-seyler.html

4 Ocak 2014 Cumartesi

ABDULLAH AYMAZ HOCA EFENDİ

ABDULLAH AYMAZ 
Taşlara, duvarlara konuşmadığımıza inanıyoruz
Dershaneler konusundaki gayretlerimizin sebebi, bir gün sesimizi duyması gerekenlere işittireceğimize dair inancımızdır. Onları vicdanlı biliyoruz…

Müminin en güçlü silahı, hatta hiçbir cephanelikte eşi-benzeri bulunmayan silahı duasıdır. Ûlülazm peygamberlerden olan Hz. Musa Aleyhisselâm, çölde giderken susuz kalınca, dua etmiş, Cenâb-ı Hak’tan su isteğinde bulunmuştu. Cenâb-ı Hak da “Asâ’n ile taşa vur!” buyurmuştu. Taştan on iki pınar fışkırıvermişti. Bakara Sûresi’nin 62. âyeti bu gerçeği anlattığı gibi, 74. âyeti bazı taşların bağrından nehirlerin çağladığını, bazılarının şak şak yarılıp içlerinden faşıl faşıl suların aktığını, bazı taşların da Allah korkusundan parçalanıp, zirvelerden aşağılara yuvarlandıklarını bildiriyor. Mümin kalplerin elbette taşlardan daha duyarlı olduğuna inanıyoruz.

Biz duvarlara konuştuğumuza da inanmıyoruz. Halbuki bizim bildiğimiz öyle duvarlar var ki, “Ey Hâbib-i Şefik ve ey Şefik-i Hâbib!..” diye başlayan İşârâtü-l İ’caz tefsirindeki ifadeler okunurken “Off!..” diye inlemişlerdir. Şâhitleri hayattadır… Öyleyse duvarlardan elbette ki daha duyarlı olanlar, anlatılanlara bir gün kulak vereceklerdir. Onlar, kalplerinin kulaklarını bizim sesimize açıncaya kadar bu gayretler devam edecektir…

Biz dıştan birilerine arz-ı halde bulunduğumuzu kabul etmiyoruz. Çünkü onlardan bile öyleleri vardır ki, “Bunlar ne yapıyorlar?” diye dikkat kesilmişlerdir. Evet… Bir zaman bir İslâm ülkesini işgal edenler, Müslümanların ileri gelenlerini toplayıp bir kaleye hapsetmişler… Her şeyle irtibatları kesik bu mazlum ve mağdurlar cuma günü olup, cuma saati yaklaşınca abdestlerini alıp kapıya doğru gidiyor, bir müddet bekliyor ve geri dönüyorlarmış. Teker teker herkes böyle yapınca, bunları gören üst görevli, bunun sebebini sormak için yanlarına gelmiş. “Siz başka günlerde yapmadığınız bir şeyi şimdi niye yapıyorsunuz?” diye sormuş. Demişler ki: “Bugün cuma… Bizim camiye gitmemiz lâzım… Cuma namazı çok mühimdir. Ama biz buradan çıkamıyoruz. Hiçbir şey yapmamaktansa, hiç olmazsa abdestlerimizi alıp kapıya kadar geliyor ve bekliyoruz. Cenâb-ı Hakk’a da ‘Ya Rabbi, cumaya gideceğiz ama buradan çıkmaya gücümüz yetmiyor. Hiç olmazsa o yolda olduğumuzu belirtmek için abdestimizi alıp kapıya kadar geliyor ve niyetimizi Sana arz ediyoruz.’ diyoruz.”

  Bu gerçeğe şâhit olan o kişinin bile kalbi yumuşuyor ve onlara cuma namazlarını kılmak üzere izin veriyor…

Evet muhataplarımızın asla böyle olmadıklarını, bunlardan bile geriye kalmayacaklarına olan inancımızdan dolayı, dershaneler konusunda ısrarımızı sürdürüyoruz ve sürdüreceğiz. Tâ ki, bize kulak verinceye kadar!

Bu tavrımız asla bir güç gösterisi değildir; sadece gerçeği anlatmak için bir çırpınma ve göz nuru, gözyaşı, ter, emek ve binbir himmetle bugünlere getirdiğimiz, kendimizden bir parça olmuş artık evlatlarımız hükmüne geçmiş dershanelerimizin, bir yanlışa kurban gitmemesi için canhıraş gayretlerdir… Netice alınmadan durması da hiç mümkün değildir…! Bu böyle biline…!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hakkımda

Fotoğrafım
https://www.facebook.com/VAHDED.HOCA SİTEMİZİ ZİYARET EDİP ÜYE OLURSANIZ ÇALIŞMALARIMIZA DESTEK VERMİŞ OLURSUNUZ ALLAH cc CÜMLE MÜMİNLERDEN RAZI OLSUN.